Brandon Sanderson: Elantris
Bu adresi hayata geçirdiğim sıralarda ilk olarak kaleme aldığım tanıtım yazısı yine Brandon Sanderson'a aitti. Kralların Yolu adlı eseri ile konuk ettiğim fantastik romanların yeni prensi Sanderson'ın bir başka çarpıcı eseri ile yeniden karşınızdayım. İlk olarak Nisan 2005'de Amerika içerisinde piyasaya sürülen Elantris, her sayfasında Sanderson'un büyülü dünyasından izler taşıyor.
Arkadaş Yayıncılık tarafından Can Sevinç'in çevirisi ile ülkemizde de satışa sunulan Elantris, 615 sayfalık enfes bir okuma zevkine sahip. Baskı kalitesi ile yine adından çokça söz ettiren kitabın kapağından bizlere bakan rün, eserin ana karakterlerinden Prens Raoden'un adını taşıyor. Aon Rao (ruh, öz) anlamını taşıyan rünün büyüsünü anlayabilmek için ise kitabın iç sayfalarına yönelmek gerekiyor.
Bir zamanlar görkem ve ihtişamın merkezi olarak kabul edilen Elantris şehri, şimdilerde korkunç bir hastalığın adı ile ağza alınmaktan dahi sakınılmaktadır. Tanrıların şehri olarak da bilinen bu kentin yeni haline alışmak ise oldukça uzun sürüyor. Bir sabah uyandığında kendini Shaod, yani dönüşüm hastalığına yakalanmış vaziyette bulan Prens Raoden için hayatı bu dakikadan sonra bir daha asla eskisi gibi olamayacaktır.
Aşkın, dinlerin ve Tanrı kavramının derinden hissedilen sorgulamaları ile bezeli bu enfes kitabı okumak için zaman kaybetmeyin. Sanderson'un sıfırdan inşa ederek yarattığı bu büyülü dünya içerisinde kelimenin tam anlamı ile yok yok! Gerçekten de öyle! Bana inanmıyor musunuz; alın, okuyun ve kendiniz karar verin öyleyse! Eksiği yok fazlası var bu eserin. Unutmadan not düşmeli, Sanderson'un yarattığı bu eşssiz dünyanın anlamına ve değerine tam olarak vakıf olabilmek için ise, eklerde yer alan rün'lere göz atmakta fayda görüyorum. Keyifli okumalar...