William Golding: Sineklerin Tanrısı
Lord of the Flies, Sineklerin Tanrısı Nobel Ödüllü yazar William Golding tarafından 1954 yılında yazılmış bir romandır. Aynı zamanda şair de olan İngiliz edebiyatçı Golding tarafından, insan ırkının kötülüklerini ortaya dökmek için yazılan bu önemli eser hakkında, söylenecek bir kaç değerli sözüm var. Eh, tabii bu sebeple burada, bu kitap blog'unda eleştiriyorum eseri. Ama yine de, bana göre, okuma ayrıcalığına sahip olduğum nobel ödüllü yazarlar arasında Golding ve Sineklerin Tanrısı eserinin bambaşka bir yeri var. Gelin hep birlikte bu önemin detaylarına inelim...
Kitap toplam 261 sayfadan oluşuyor. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları tarafından 2014 yılında basılan ve İngilizce aslından Mina Urgan'ın çevirisi ile okuduğum eser, hem baskı kalitesi hem de çeviri düzeyi ile oldukça tatmin edici. Bazı yayınevleri tarafından "İşte Bizim Dünya" adı ile de piyasaya sürülen eser, orjinal adına bağlı kalarak Türkçeleştirilen yayınevlerinden temin edilmeli. Saman kağıda basılan ve okurken göz yormayan dizaynı ile de ayrıca cezbedici. Kitap tasarımı olarak neden orjinal eserlerin kullandığı dizgilere bağlı kalınmadığı bilinmez ama, yine de...
Gelelim eserin içeriğine. Nereden başlamalı? Bizleri üç ana karakter karşılıyor. Ralph, Jack ve adını bir türlü öğrenmeyi dahi önemseyemediğimiz Domuzcuk. Büyük Britanya Krallığı'na bağlı askeri bir okulun öğrencileri olan bir grup çocuğu taşıyan uçak okyanusun ortasında arıza yapar ve denize çakılır. Kazadan sağ kurtulan bir avuç çocuk ıssız bir adaya kendilerini atarlar. Ve bütün hengame ise bu adada başlar. Dediğim gibi, kitabı sürükleyen üç ana karakter vardır. Bunlar arasından Ralph; olgunluğu temsil eden, lider ruhlu çocuktur. Domuzcuk ise; bilgeliği simgeleyen, miskin ama duyarlı, görünüşte dalga geçilen bir çocuğu oynar. Ve Jack; belki de kitabın en önemli karakteri olan, hırsı, rekabetçiliği, şiddet ve öfkeyi temsil eden iktidar tutkunu olan Jack...
Daha fazla detaya girmem doğru olmaz. Eğitim de dahil bir çok alanda kullanılan bu değerli eseri okumak, en azından kendisine sıkça atıfta bulunan alıntıları anlamak, anlamlandırabilmek adına oldukça önemli. Dediğim gibi, insan ırkının kötü yapısını, iktidar ve rekabet itkileri üzerinden oldukça güzel tasvir eden; içerisinde bulunduğumuz neo-liberal ahlakın etkin bir eleştirisini de yapan bu şairane edebiyat efsanesi kitap, arşivinizde yerini almalı. Hiç olmadı, zihninizde ki arşivde yerini kazanmalı. Her ne kadar başlarda bir çocuk kitabı imiş gibi bir izlenim yaratsa dahi, ilerleyen bölümlerde kitap tam aksini ispat ediyor. Benim özgür bırakılmış çocuklar tezimi bir nebze olsa dahi çürütüyor olsa da, yarınlarımızdan umudu kesmemek adına hayal kurmaya devam etmeyi sürdürebilmeli.
Eseri değerlendirmek benim ne haddime; tabii ama, küstah bir adamım!
10 üzerinden 9 veriyorum bu romana.
YAZAR HAKKINDA
2010-14 yılları arasında Mersin Üniversitesi Gazetecilik Bölümü'nde okudu. Bölümününden birincilik, fakültesinden ise ikincilik derecesi ile mezun oldu. Akademik çalışmalar, yazarlık, fotoğrafçılık ve grafikerliğe dair ürettiği ürünler ile eleştirel akla katkılarını sunmaya devam etmektedir.
Elinize sağlık. Ben de yeni inceledim.
YanıtlaSilhttp://kanvekuller.blogspot.com.tr/2015/03/dusus-mahkumlarla-deney-yuzuklerin.html
Elinize sağlık. Ben de yeni inceledim.
YanıtlaSilhttp://kanvekuller.blogspot.com.tr/2015/03/dusus-mahkumlarla-deney-yuzuklerin.html