flickr

Erich Maria Remarque: Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok

 

Ne kadar dibe vurabilirsin? Ne kadar sert düşebilirsin bu hayat denen mücadelenin omuzlarından? Peki ama sen yere çarptığında neler olacaktır dersin? Erich Paul Remark, 1929 Ocak'ında Almanya'da yayınladığı Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok kitabıyla bizler için bu soruların cevaplarını arıyor. 

Erich Paul Remark, aslen Alman asıllı olan fakat savaş sonrası kendi ülkesinden kovularak bir Amerikan vatandaşı olmak zorunda bırakılan usta bir yazardır. I. Dünya Savaşı'nın acımasız yüzünü cephenin ön saflarında yaşarak öğrenen Erich, ülkesinden kovulduktan sonra İsviçre'de sakin bir hayatın kollarına bırakır kendisini. Fakat bu hayat dahi onun için yeterli değildir. Ve nasıl olsun ki? Usta yazar eserinde şu sözlerle savaşın gerçekliğini, daha doğrusu kendi yaşadığı gerçekliğini açıklar: "Sonuçta, savaşlara katılan herkes ölür, bedenen ya da ruhen, kimse savaştan sağ çıkamaz." Remarque'ye göre savaşın gerçeği işte tam olarak budur.

Bu etkileyici eseri Burhan Arpad'ın çevirisi ile Everest Yayınları'ndan okuma ayrıcalığına eriştim. Toplamda 215 sayfa olan bu çarpıcı eserin baskı kalitesi ise ortalama bir tatmin seviyesinde seyrediyor. Kapak tasarımında kullanılan sadelik ayrıca dikkat çekici. Saman kağıda, gözü yormayan bir karekter kodlaması ile basılmış bu eseri gönül rahatlığı ile okuyabilirsiniz. Oldukça akıcı bir dile sahip olan eser, yine oldukça kısa bir sürede bitip gidiyor. Bir anda kendinizi başka sayfa arar bir vaziyette, kitabın arka yüzüne bakarken bulabiliyorsunuz.

Peki ama ne anlatıyor bu kitap? Okuyucuların ilgisini cezbedebilecek fakat fazla spoiler vererek heveslerini de kırmayacak bir tatmin seviyesi yakalamak oldukça zor. Yine de, Remarque bu kitabında savaşın gerçek yüzünü anlatmak için, çaba harmaksızın yaşadıklarını hikayeleştirerek okuyucularına sunuyor. Çünkü savaşlar böyledir; der Remarque. Ona göre savaşlar karmaşık süreçler değildir. Anlatması zor olan işler de değildir. Sadece, anlaması zordur, anlaması ve bu anlamı karşındakine kabul ettirebilmesi oldukça zordur. Amanya'nın I. Dünya Savaşı'nda ön cepheye sürdüğü genç nesil üzerinden eserini ele alan yazar, bütün bu gençler ne için ölüyorlar böyle? Diyerek savaşın anlamsızlığını da vurgular.

Eleştirel bir bakış açısına sahip olan ve insanı merkeze alan bir savaş kitabı da olarak, varoluşçu bir sorgulama arıyorsanız eğer, bu depresif kitap tam da sizlere göre...

Usta yazarın önünde saygı ile eğiliyor ve her ne kadar haddime olmasa da 10 üzerinden 9 veriyorum bu esere.



Share this:

YAZAR HAKKINDA

Ceyron Louis

2010-14 yılları arasında Mersin Üniversitesi Gazetecilik Bölümü'nde okudu. Bölümününden birincilik, fakültesinden ise ikincilik derecesi ile mezun oldu. Akademik çalışmalar, yazarlık, fotoğrafçılık ve grafikerliğe dair ürettiği ürünler ile eleştirel akla katkılarını sunmaya devam etmektedir.

    Blogger Comment
    Facebook Comment

0 yorum :

Yorum Gönder